Wall Street’te Trump partisi çabuk bitti. Kabine atamalarına aşırı İsrail yanlısı, fakat işinde ehil kişilerle başlayan Turuncu Kafa, sonra “sapıt” butonuna basarak abuk sabuk isimleri önemli pozisyonlara atmaya başladı. Örnek isterseniz, Savunma Bakanlığı’na bir FOX TV sunucusu getirdi, generaller pantolonlarını kirlettiler. Şimdi, yatırımcılar daha serin kafayla Trump’ın uygulamayı vadettiği politikaları masaya yatırıp, büyüme-enflasyon aksanı ve şirket karlarında yeni hesaplar yapacak. Bu hesapların piyasada bir panik yaratması mümkün.
Geçen haftanın en önemli olaylarından biri de bir seminerde konuşan Fed Başkanı Powell’ın faiz indirimlerinde çok temkinli yol alacaklarını açıklaması oldu. Bir iki tane güvercin FOMC üyesi dışında kalan guvernörler de piyasaları hızlı faiz indirimi beklememeleri konusunda uyardılar. Bu uyarıların yankısını S&P500 ve Nasdaq’da aramak beyhude, o 2 endeks yavaşlayan kar beklentilerine rağmen kabaca “Yapay Zeka” diye çok yanlış bir şekilde kafamızda tahayyül ettiğimiz çok katmanlı teknoloji devrimini fiyatlamakla meşgul.
Ama Türkiye’nin da dahil olduğu Gelişmekte Olan Piyasalarda (GOP, Gelişmekte Olan Ülkeler = GOÜ) bet-beniz attı. Pazartesi günü Bloomberg’te yayınlanan habere göre, Bloomberg GOÜ tahvil endeksi yılın kazaançlarını büyük ölçüde geri verirken, uzmanlar da GOÜ FX’in zayıflamasını bekliyor.
Yine Pazartesi Nomura da kötü haber verdi: “Nomura, Donald Trump’ın seçim zaferinin ardından Fed’ in faiz indirimi döngüsünde bir duraklama sinyali veren ilk küresel kurum oldu. Kurum, Fed’in Aralık ayındaki politika toplantısında faiz oranlarını düşürmesini artık beklemediğini açıkladı.
Nomura, Fed’in 2025’teki Mart ve Haziran toplantılarında yalnızca iki kez 25 baz puanlık faiz indirimi yapmasını bekliyor ve bu da aracı kurumun Fed fon oranı projeksiyonunu gelecek yıla kadar yüzde 4,125’te sabit bırakıyor”.
Ben de size kötü haber vereyim: Trump seçim kampanyasındaki tüm vaatlerini hızla yerine getirecek ve Fed’in 2025 Ocak’tan sonra faiz indirimlerini askıya alması ihtimali yüksek. Bu senaryoda, ABD 10 yıl vadeli tahvilin getirisi illaki %5’i aşar, Dolar Endeksi de 110’la flört eder. Başta Çin, tüm GOP’dan çok yoğun finansal sermaye kaçışı başlar. Parantez açayım, Fed’in faiz indirimlerini askıya aldığı haberi TL ve Türk mali varlıklarını da baskı altına alır, ama uzun sürmez. Gerek siyasi irade, gerekse Mehmet Şimşek ve TCMB dezenflasyon konusunda tüm umutlarını güçlü TL politikasına bağladılar. TCMB’nin tüm yabancı sermaye kaçsa dahi, dolar/TL kurunu istediği seviyede tutacak barutu var. Bir başka deyişle, Fed’in faiz indirimlerini askıya alması, bizim mali varlıklar için Milli Piyango’da büyük ikramiye olabilir.
Şimdi gelelim, Fed’in NİYE 2025’te faiz indirmekte zorlanacağına. İlkin, yatırımcılar tarafından yakından takip edilen Atlanta Fed’in 3Ç2024 GSYH tahmini %2.5. ABD ekonomisinin enflasyon üretmeyen büyüme oranı %2 civarında, yani ekonomi aşırı ısınma bölgesinde. Ekonominin tüketim tarafından gelen veriler, örneğin perakende satışlar da çok güçlü.
Şimdi bu manzaranın üstüne Trump politikalarını ekleyelim. Çin başta tüm dünya ithalatına vergi koymak negatif bir arz şoku. Yani, harcamaları azaltırken, enflasyonu yukarı iter. Trump’ın vergileri düşürmesi ise bir talep şoku. Yani, harcama ve fiyatları artırır. Bu iki vektörün kesişme noktasında, GSYH’nin ne yönde hareket edeceğini öngörmek güç, ama enflasyonun tırmanacağı kesin. Bazı kaynaklara göre, 2025 yılı sonunda ABD TÜFE 100 baz puan kadar artabilir. Doğal olarak, bu senaryoda Fed faiz indiremez.
Eğer bu konularla ilgili bir kaç şey okuyorsanız, muhtemelen Çin’in ek gümrük vergilerine tepki olarak, yuan’ın dolara karşı değerinin düşmesine izin vereceği, bu sayede ihracatçıların dolar fiyatlarının sabit kalacağını duydunuz. Yürümez, vergiyi telafi edecek yuan devaluasyonu %25’i aşar. Çin’den sermaye kaçar, Asya’da kur savaşı başlar.
Dolar Endeksi’nin değer kazanması ve Çin’de yavaşlama nedeniyle, Trump’ın gümrük vergileri göreceli olarak düşecek emtia fiyatlarıyla kısmen bertaraf edilebilir, ama ortada bir sorun daha var. Trump, tüm yasa dışı göçmenleri ülkeden göndermek istiyor. Bu gerçekleşmesi nerdeyse imkansız bir proje. Ama, göçmen çalıştıranlara baskınlar veya teftişler başlarsa, ABD’de işgücü hızla daralır, çünkü hiç bir işveren kaçak göçmen çalıştırarak Trump yönetimiyle papaz olma riskini göze almaz. Dolayısıyla, ücret artışları yeniden hızlanabilir. İşte buna çare yok.
Bir başka mesele daha var. İddiaya giriyorum, Trump Ocak’ta başkanlık görevini devir alır almaz, Fed üzerinde tam saha baskı kurarak faizleri hızla indirmesini talep edecek. Fed bu baskılardan yılmaz, ama faiz indirim kararı vermeden önce Trump’a yalakalık yaptığı algısı yaratmamak için kılı kırk yarar. Faiz indirimlerini geciktirmek için en önemli arguman da ABD’de ekonomiye net etkisi olmayan politika faiz oranının nüfusun yaşlanması, daha fazla sabit sermaye yatırımı gibi nedenlerle yükseldiğini iddia etmek olur.
Fed bence Aralık’ta da 25 baz puan kesintiye gidecek. Hatta, tarım-dışı istihdam Kasım-Aralık verilerinde patlama yapmazsa, Ocak’ta bir 25 baz puan daha indirebilir. Ocka’ta Fed guvernörlerinin bireysel faiz tahminleri ve Fed funds nihai oranının yukarı revize edildiği göreceğiz. İşte o tarihte piyasalarda korkulu bekleyiş başlayacak. Noel Baba rallisi ardından Yeni Yıl Hezimeti dönemi riski oldukça yüksek.