Japonya Merkez Bankası (BOJ) Perşembe günü gösterge faiz oranını %0,25’te sabit tutarak, finansal koşullar ve döviz piyasalarının ülkenin ekonomik faaliyeti ve fiyat hareketleri üzerindeki etkisini değerlendirmeye zaman ayırmayı tercih etti.
Yen, faiz kararının ardından dolar karşısında %0,3 değer kaybederek 155,42’den ve bir ayın en düşük seviyesinden işlem gördü. Bu arada ülkenin Nikkei 225 endeksi %0,85 kayıp yaşadı. Faiz oranlarını sabit tutma kararı, Reuters anketine katılan ve 25 baz puanlık bir artış bekleyen ekonomistleri şaşırttı.
BOJ açıklamasında, yönetim kurulu üyesi Naoki Tamura’nın 25 baz puanlık bir artışı savunduğu, kararın 8-1 alındığını söyledi. Açıklamada ayrıca, “Japonya’nın ekonomik faaliyeti ve fiyatlarına ilişkin yüksek belirsizliklerin devam ettiği” kaydedildi.
Banka, “Özellikle son dönemde firmaların davranışlarının ücret ve fiyatları artırmaya yönelmesi nedeniyle döviz kuru gelişmelerinin geçmişe kıyasla fiyatları etkileme olasılığı daha yüksek” dedi.
Yatırım bankası Credit Agricole Securities Asia’dan analistler, faiz oranlarını değiştirmeme kararının, BOJ’un, reel GSYİH büyümesinin 2024’te negatif olacağına dair artan endişeler nedeniyle hükümetin üçüncü faiz artırımına yönelik muhalefetinin üstesinden gelememesinden kaynaklandığını söyledi.
Japonya’nın GSYH’si bu yılın ilk iki çeyreğinde yıllık bazda daralma gördü, Eylül ayıyla biten çeyrekte ise yalnızca %0,5’lik bir artış kaydetti.
Japonya’dan gelen son ekonomik veriler hala faiz artırımı fikrini destekliyor. Ekim ayındaki manşet enflasyon %2,3 olarak gerçekleşti; bu, enflasyonun BOJ’un %2 hedefini üst üste 30. kez aştığı ay oldu. Cuma günü kasım ayı enflasyon verileri gelecek.
Japonya’daki büyük şirketler arasındaki ticari güven de son BOJ Tankan anketinde beklenenden yüksek geldi; büyük imalat firmaları endeksi Eylül çeyreğindeki 13 seviyesinden Aralık ayıyla biten çeyrekte 14’e yükseldi ve ekonomistlerin beklediği 12 rakamını geride bıraktı.
Bank of America’dan analistler 13 Aralık tarihli bir notta, Aralık ayı Tankan anketinin Japonya ekonomisinin dirençli olmaya devam ettiğini gösterdiğini söyledi.
“Bu aynı zamanda ekonominin ve enflasyonun BoJ’un (faiz oranlarını artırmanın ön koşulu olan) temel senaryosuna uygun bir trend izlediğini de doğruluyor.”
Ancak bu, faiz artırımının acil olduğu anlamına gelmiyor. Analistler, ithal enflasyon baskısının azaldığını, şirketlerin orta vadeli enflasyon beklentilerinin, yeni Başkan Donald Trump yönetiminin yakında başlamasına ve ticaret tarifeleri riskine rağmen sabit kaldığını söyledi.
Kaynak: CNBC
