Sonuç ise oldukça şaşırtıcı. Çünkü nüfusun çok azını oluşturan kızıl saça sahip insanlar, bazı ağrı türlerine farklı tepkiler veriyorlar.
Nasıl mı? Gelin, anlatalım.
Kızıl saçlı insanların ağrı algısının diğer bireylerden farklı olduğu ortaya çıktı.
Bu bireyler, bazı ağrı türlerine karşı daha hassas olabilirken genel ağrı toleranslarının ise ortalamadan daha yüksek olduğu gözlemlenmiştir. Özellikle bazı ağrı kesici ilaçlara karşı daha etkili bir yanıt verdikleri ve bu ilaçların daha düşük dozlarına ihtiyaç duydukları dikkat çekiyor.
Bu farklılıkların temelinde melanokortin-1 reseptörü (MC1R) geninin bir çeşidi yatıyor. MC1R, vücutta melanin üretimini düzenliyor; bu pigment, cilde, saçı ve gözlere renk veren bir bileşendir. Kızıl saçlı kişiler genellikle feomelanin üretirler ki bu durum, açık ten ve çil oluşumuyla da ilişkilidir.
Araştırmalar, MC1R ile ağrı algısı arasında bir bağlantı olduğunu ortaya koyuyor.
Dr. David E. Fisher’in liderliğindeki bir ekip, bu ilişkiyi daha iyi anlamak için kızıl saçlı fareler üzerinde çalışmalar gerçekleştirdi. Bu fareler, MC1R varyantını taşıyarak doğal olarak daha yüksek ağrı toleransına sahipler. Araştırmada, pigment üretimi engellenmiş farelerle yapılan çaprazlamalar, melanositlerin (melanin üreten hücreler) ağrı algısını nasıl etkilediğini incelemek için kullanıldı.
Sonuçlar, MC1R varyantına sahip farelerin, melanin üretimi olmaksızın daha yüksek bir ağrı eşiğine sahip olduğunu gösterdi. Ancak melanositlerin sayısının da bu eşiği etkilediği belirlendi. Bu bulgu, artan ağrı toleransının melanositlerdeki MC1R işlevinin kaybından kaynaklandığını ortaya koyuyor.
Araştırmanın bir diğer önemli bulgusu, kızıl saçlı farelerde melanositlerin daha düşük seviyelerde proopiomelanocortin adlı bir protein salgıladığıydı.
POMC, ağrı algısını artıran ve engelleyen hormonlara ayrılabilir. Bu hormonların dengesi, ağrı duyarlılığı üzerinde önemli bir etkiye sahip. Ancak MC1R varyantının, bu dengeyi opioid reseptörleri lehine kaydırdığı anlaşılmıştır. Bu durum, daha fazla opioid sinyalinin ve dolayısıyla daha yüksek bir ağrı eşiğinin oluşmasına yol açıyor.
Bu bulgular, farklı pigmentasyon geçmişine sahip bireylerdeki ağrı eşikleri arasındaki temeli açıklıyor. Kızıl saçlı kişilerde ağrı algısını etkileyen bu mekanizmaların anlaşılması, ağrı hassasiyetleri değişebilen hastalara yönelik yeni tedavi stratejilerinin geliştirilmesine de katkı sağlayabilir.