Doğada yaşayan canlılar, kar ve buzdan korunmak için birbirinden farklı davranışlar sergiler ve aynı zamanda vücutları, farklı adaptasyonlara elverişlidir.
Gelin, hayvanların kış aylarının zararlı etkilerinden korunmak için neler yaptıklarına bakalım.
Örümceklerin soğuğa karşı aldığı önlemler, aslında onların zekâsını gözler önüne serer.
Örneğin kurt örümcekleri gibi birçok tür, kış aylarını toprakların içinde, yaprak yığınlarının altında veya ağaç kütüklerinin arasında geçirir. Çünkü donmuş kar tabakasının ya da buzun birkaç santimetrelik altındaki sıcaklık, oldukça farklıdır.
Birçok örümcek ve böcek, donma noktasının birkaç derece üzerinde bulunan bu ortamda yaşamaya devam edebilirler. Ayrıca örümcekler, vücut sıcaklıklarını kendi başlarına üretemezler. Bu sebeple hava soğuduğunda metabolizmaları yavaşlar. Onlar da soğuktan korunmak için bu tip yerlere saklanırlar.
Bal arıları, hava sıcaklıkları düştüğünde genellikle kovanlarına çekilir.
Fakat bu durum, onların hareketlerini kısıtlamaz. Aksine tüm kış boyunca aktif bir şekilde çalışmaya devam ederler. Öyle ki bal arıları, kendilerini sıcak tutarak kışı geçiren tek böcek türüdür.
İşçi arılar kovan içinde, kraliçeyi merkeze alarak bir nevi kümelenir ve sıcaklığı sabit tutmak için bir tür “ısıtma sistemi” oluştururlar. Ayrıca kanat kaslarını kasıp gevşeterek enerji üretirler.
Kraliçe, kovanın en sıcak noktasında bulunmasına rağmen dış katmandaki arılar bile donmadan hayatta kalır. Hava daha da soğuduğunda ise arılar, kümeyi sıklaştırarak daha etkili bir yalıtım sağlarlar.
Hâlihazırda oldukça yavaş hareket eden kaplumbağalar, kış geldiğinde aktivitelerini neredeyse tamamen durdurur.
Hatta doğu kutup kaplumbağaları gibi bazı türler, toprağın altına gömülür ve kabuklarının içindeki yağ rezervlerini kullanarak hareketsiz bir uyku haline geçerler. Bu duruma brumasyon ismi verilir.
Ayrıca boyalı kaplumbağa türü, kış aylarını su kütlelerinin içinde geçirir. Yüzeyin buzla kaplanmış olması şaşırtıcı şekilde onları etkilemez. Çünkü vücut sıcaklıkları, çevredeki suyun sıcaklığına uyum sağlar. Bu adaptasyon oldukça şaşırtıcı değil mi?
Sincaplar ise kış geldiğinde ortalıkta pek de görünmezler.
Fakat bu durum, onların tamamen hareketsiz olduğu anlamına da gelmez. Çünkü bu küçük memeli canlılar, hazırladıkları odalardan ve tünellerden oluşan bir yuva sisteminde zaman geçirirler.
Yine doğu sincapları, kış geldiğinde uyuşuk bir moda girer. Kalp atış hızları dakikada birkaç atıma kadar düşer ve bunun yanında vücut sıcaklıkları da düşer. Fakat bu kış uykusuna yattıkları anlamına gelmez. Onlar, birkaç günde bir uyanarak yemeklerini yerler ve belirli alanlarda tuvalet ihtiyaçlarını giderirler.
Özetle bu 4 hayvan, farklı davranış ve adaptasyonlarla kış aylarının sert etkilerinden başarılı bir şekilde korunurlar.
İlginizi çekebilir: