Her işletme sahibinin İş Sağlığı ve Güvenliği (İSG) kapsamında uyması gereken bazı yükümlülükler vardır. Bu görev ve yükümlülüklerin gerektiği gibi uygulanması, iş kazalarının önlenmesine ve güvenlik risklerinin azaltılmasına yardımcıdır. Aksi tespit edilen her işveren idari yaptırımlarla karşılaşabilir.
İşte her işletme sahibinin mutlaka uyması gereken 12 altın İSG kuralı!
1. Risk değerlendirmesi yapmak.
Her işveren çalışma ortamındaki risk değerlendirmelerini yapmak ve bunlar karşısında gereken önlemleri almakla yükümlüdür. Bu yükümlülük gereği; iş ortamındaki bakıma ihtiyacı olan ekipmanlar belirlenir, sağlığa zararlı şartlar gözden geçirilir, işçi gereksinimleri ortaya çıkarılır ve bunların karşısında gereken adımlar atılır. Böylece iş kazalarını engellemek ve olası tehlikelerin önüne geçmek mümkün olur.
2. Çalışanları eğitmek.
Çalışan eğitimleri, iş güvenliği konusundaki her türlü temel bilginin açıkça öğrenimini kapsar. Bu sayede çalışanlar iş yaparken hangi konulara dikkat etmeleri gerektiğini öğrenir ve aksi davranışların yaptırımlara tabi olduğunun farkına varırlar. Bu da baret takmak veya ekipmanları düzgün kullanmak gibi birçok önemli noktayı daha iyi anlamalarına yardımcı olur.
3. İş kazalarını bildirmek.
Her işletme sahibi, gerçekleşen iş kazalarını Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’na bildirmek zorundadır. Kazanın niteliğine bağlı olarak bu maddenin alt gereksinimleri değişiklik gösterir. Ancak genel hedefi, hem çalışanların sağlık güvencelerinden faydalanmasını sağlamak hem de iş yerindeki gerekli incelemeleri başlatmaktır. Böylece aynı hatanın tekrarlanması önlenir. Eğer sorun çalışan kaynaklıysa, çalışana özel eğitimler de planlanabilir.
4. Koruyucu ekipman sağlamak.
Her iş yeri sahibi, çalışanlarına gerekli koruyucu ekipmanları ve araç gereçleri sağlamak durumundadır. Ayrıca bu ekipmanların nasıl kullanılması gerektiği gibi bilgileri vermekle ve çalışanların ekipmanları düzgün kullanıp kullanmadığını denetlemekle de yükümlüdür. Kask, eldiven, gözlük gibi ekipmanları sağlamanın yanı sıra; bunların gözetimi ve düzenli kontrolleri de yapılmalıdır.
5. İş güvenliği uzmanı atamak.
Her işveren, iş yeri büyüklüğüne bağlı olarak İSG uzmanı bulundurmak zorundadır. Bu uzmanlar sayesinde sağlık ve güvenlik önlemleri gerektiği gibi denetlenir, uygunsuz durumlar kontrol edilir ve riskler ortadan kaldırılır. İSG uzmanlarının yaptığı denetlemeler sayesinde işletmeye en uygun tedbirler belirlenir ve tüm çalışma ortamı daha sağlıklı hale gelir.
6. Çalışan sağlığını kontrol etmek.
İSG uzmanlarının yanı sıra hekimler ve sağlık çalışanları da iş yerinde bulunması gereken kişiler arasındadır. Bu tür uzmanlar sayesinde çalışanların genel sağlık taramalarını yapmak ve riskli durumları zamanında tespit ederek kontrol altına almak mümkün olur. Örneğin; yüksek gürültülü ortamda çalışan işçiler için düzenli işitme kontrolleri, kimyasal maddelere yakın çalışanlar için kan testleri yapılmalıdır.
7. Acil durum hareket planı belirlemek.
Bütün işverenlerin yangın, deprem, patlama, sızıntı gibi birçok acil durum karşısında hareket planı çizmiş olması da zorunludur. Bu tür eylemler, olası afetlere karşı hazırlık yapmayı ve ekipman eksiğini tamamlamayı gerektirir. Ayrıca tahliye, arama kurtarma ve ilk yardım operasyonlarını kapsar. Örneğin; yeterli sayıda yangın söndürücü, acil çıkış levhası ve ilk yardım çantası bulundurmak önemlidir. Acil durum anında binadan nasıl uzaklaşacağını bilmek de bu maddeye dahil edilir.
8. Düzenli bakım ve kontrolleri yaptırmak.
İş yerinde bulunan her türlü ekipman, makine ve çalışma alanının düzenli bakım ve kontrolleri de işveren sorumluluğundadır. Bu tür ekipmanların güvenli şekilde çalışmaya devam etmesi için düzenli kontrollerden geçmesi gerekir. Aksi halde oluşacak iş kazalarında doğrudan işveren haksız olur ve yasal yaptırımlar çok daha zorlu hale gelir. Yangın güvenlik ekipmanlarının, iş makinelerinin, ilk yardım malzemelerinin ve akla gelecek diğer her şeyin zamanında denetimi çok önemlidir.
9. Çalışan katılımı sağlamak.
Her işveren, aldığı güvenlik tedbirleri karşısında çalışanların aktif katılımını sağlamakla yükümlüdür. Bu da ancak onların görüşleri ve önerileri dikkate alınarak başarılabilir. Özellikle risk değerleme aşamasında çalışanlardan fikir talep etmek çok önemlidir. Böylece kritik konular mercek altına yatırılabilir ve çok daha güvenli bir iş kültürü oluşturulabilir.
10. İş ortamında düzenini sağlamak.
Her işveren, iş yerindeki fiziksel, biyolojik veya kimyasal olmak üzere birçok etkeni düzende tutmakla sorumludur. Bu sorumluluk, düzenli ölçüm ve değerlendirme çalışmaları ile birlikte gelir. Örneğin; düzenli temizlik hizmetleri almak, iş makinelerinde düzeni sağlamak veya ortamı belirli bir sıcaklıkta tutmak gibi pek çok parametre bu adımda incelenir.
11. Yasal mevzuatlara uyum sağlamak.
İSG kapsamındaki yasal gereksinimler ve mevzuatların yakından incelenmesi, bunlara en kısa sürede uyum sağlanması temel yükümlülüktür. Çünkü her işveren, yasaların getirdiği yükümlülüklere uymak zorundadır. Hem sektörel hem ulusal standartlara göre hareket etmek için düzenli güncellemelerin yapılması, mevzuat değişikliklerinin yakından takip edilmesi, en hızlı uyum süreçlerinin başlatılması gerekir.
12. İSG kurulu kurmak.
İş Sağlığı ve Güvenliği kurulu kurmak da ana yükümlülükler arasındadır. Bu kurul, çalışma ortamındaki çalışanlar, yöneticiler ve İSG uzmanları ortak katılımı sayesinde oluşturulur. Temelde ise iş yerindeki tehlikeleri, riskli durumları ve gereksinimleri belirler. Bunlar karşısında gereken tedbirlerin alınmasına ve önerilerin geliştirilmesine yardımcı olur. Yani, genel iş ortamının çok daha sağlıklı ve risksiz olmasında etkilidir.