Koleksiyon işine 1960’da başladığını anlatan zaman zaman bazı sıkıntılar nedeniyle bulduğu her şeyi alamadığını söyleyen Mudo’nun Kurucusu ve Onursal Başkanı Mustafa Taviloğlu, Bloomberg HT’nin kolesiyonerliği, son sergisi ve ekonomiye ilişkin sorularını yanıtladı.
Çok severek yaptığı koleksiyon için çok bedel ödediğini dile getiren Taviloğlu’nun yaptığı açıklamalarda öne çıkan noktalar özetle şöyle:
“Maalesef ne bulduysam alamadım keşke alsaydım yani aklımın çok kaldığı işler oldu, bütçe olarak da alamadım, uymadı alamadım. Şu anda 900 sanatçının eseri var bunun 180 tanesi yabancı, 2 bin 450 eser söz konusu.
Bu sergi benden sonra da devam etsin diye yapıldı. Aile ile büyük bir mutabakat yaptık. Koleksiyon satılmayacak. Şöyle Taviloğlu Koleksiyonu olarak devam edecek ama dünya örnekleri gibi değişimler olur her şey olur ama bundan satıp arsa veya dükkan alamaz.
2005 krizinde tahminlerin üstünde bedeller ödendi bu koleksiyon elde tutulsun diye. Onu da şimdi fark ediyorum çünkü ben hesap kitap yapmam paradan hiç anlamam.”
“10 yıldır gizli eser alıyordum”
Koleksiyonerliğin en bilindik tarafının paylaşmak olduğunu dile getiren Taviloğlu, “Bir eseri alıp bir yere koymak koleksiyonerlik değil. Eğer sadece duvarına resim alıyorsan o ayrı bir şey ama koleksiyon demek o işin devam etmesi demek. Ben bunu 1994 senesinde çok niyet ettim, mükemmel bir yer vermişlerdi o zaman yine İstanbul Belediyesi. Bu işi de yapmamda Belediyenin son derece katkısı var. Ben 10 senedir gizli eser alıyordum” diye konuştu.
25-30 sene önce sahte bir resim aldığını ve bağır çağır geri verdiğini aktaran Taviloğlu, “Bu sergileri yapıyorum görülsün biri buna sahip çıksın istiyorum. Devam etsin bu koleksiyon ve görmeyenler de görsün bilhassa Feshane kapanacak onu daha önce görsünler” dedi.
“İhracatçı olsam cinnet getirirdim”
Dünya şu anda karışık meçhul genel bir sıkıntı olduğunu iş insanlarının ne yapacağını bilemediğine dikkat çeken Taviloğlu ekonomiye ilişkin, “Dolar tutuluyor ben ihracatçı olsam herhalde cinnet getirirdim. Türkiye jeopolitik olarak çok önemli bir yerde o yüzden her şey düzelecektir” değerlendirmesini yaptı.
